"Müthiş bir hava vardı Yalıncak'ta. Sonbahar, tüm renkleriyle ve de sesleriyle karşıladı bizleri. (...) Suyun sesiyle, saka kuşlarının korosuyla kendimizden geçtik. Tarla ardıçlarının danslarıyla, şahinin o görkemli kalkışıyla büyülendik."
Bizim ilgimizi çeken, yıkık dökük bir ev var Yalıncak'ta. Ama, görüyoruz ki tadile edilebilir ve muhtemelen yeni bir evin inşaasından daha hızlı ve kolay olur bu tadilat. Ev, çeşmeye çok yakın, çeşme de havuza. Havuzu su biriktirmek için kullanabiliriz, çeşmeden akan suyu evde de kullanabiliriz! Evin tadilatının ardından, o evde kalırken bir tarafa da kerpiç ev yapabiliriz. Belki, böylece, bu evlerden biri "içinde yaşanılan ev" diğeri de toplantı/etkinlik evimiz olur. Tabii, yolda bolca tartışılıp şekillendirilecek fikirler bunlar. Ama, bizim net olarak gördüğümüz; Yalıncak bize kollarını açmış, zaten bizi belkiyormuş!
Bir dahaki keşif gezimizde daha kalabalık olmak dileğiyle...
